DİJİTALLEŞEN ÇAĞDA GİRİŞİM HUKUKU
DİJİTALLEŞEN ÇAĞDA GİRİŞİM HUKUKU
18 Ağustos 2022

Türkiye ve Avrupa’da yerli ve yabancı müvekkillerine borç yapılandırmaları uluslararası sözleşmeler, ticaret ve şirketler hukuku gibi alanlarda hizmet sunan Av. Oğuz Kara ile girişim hukuku ve kariyeri üzerine konuştuk.

Dijitalleşme, yapay zeka ya da gelişen bilgi teknolojileri artık gün içinde sıklıkla duyduğumuz ve her sektörü etkisi altına alan kavramlar. Assembly bünyesinde çalışmalarına devam eden ve ticari hayatta hukuk dünyasının nabzını tutan Av. Oğuz Kara ile de avukatlık mesleğinin dijitalleşmeden nasıl etkilendiği, hukuk ve avukatlık mesleğinin geleceğini ve kariyerini konuştuk.

Röportaj: Gökçe Yaldız

Yeditepe Üniversitesi’nden mezun oldunuz ve Kopenhag Üniversitesi’nde Medya Hukuku ve Uluslararası Hukuk alanında eğitim aldınız. Kariyer yolculuğunuzu bir de sizden dinleyebilir miyiz?

Aslında en başından beri teorinin yanında pratiği de merak eden biri oldum. Öğrencilik yıllarımda her yaz hukuk bürolarında staj yapmak ve hukuk pratiğini öğrenmek beni heyecanlandırıyordu. Okulda da derslere girmenin yanı sıra makale yazmayı çok seviyordum. Mezun olduktan sonra da yurt dışı ve uluslararası projelerde sıkça yer aldım. Tabi aldığım akademik eğitim ve yabancı dilim bana fazlasıyla avantaj sağladı.

Şu an hukuk master’ı yapıyorum bir yandan da İstanbul Üniversitesi’nde felsefe okuyorum. Diğer taraftan ofisim hızla büyüyor, zamanın hızına yetişmeye çalışıyorum ve bu hıza ivme katıyorum diyebilirim.

Hukuk büronuz hangi hukuki alanlara odaklanıyor?

Hukuk bürom biraz farklı diyebilirim. Ben Y ve Z jenerasyonu ile çalışmaktan büyük keyif alıyorum. Bu anlamda da yatırımcılarla ya da startup’larla çalışırken daha çok ticaret hukuku, marka-telif hukuku ve bilgi teknolojileri hukuku alanına odaklanıyoruz.

Sözleşme, ihtarname, ihbarname, e-tespit gibi önleyici hizmetler hukuk büromuzun özellikle sunduğu servisler arasında. Önleyici hizmet sunduğumuz takdirde olur da ihtilaf çıkarsa dokümantasyonumuz tam ise ihtilafı lehe sonuçlandırmak da kolay olabiliyor.

Sizce bir avukatın çalıştığı hukuki alandan bağımsız olarak sahip olması gereken 3 ilke nedir?

Bence bir avukat “bu olur” veya “bu olmaz” yerine “nasıl olur” yaklaşımına sahip olmalı.

Ayrıca bir avukat müvekkiline karşı şeffaf olmalı. Proje ya da davayla ilgili gelişmeler söz konusu olduğunda müvekkiline bilgi vermeli.

Son olarak da sıkça karşılaştığımız mevzuat değişiklikleri dolayısıyla avukatın kendini ve müvekkilini güncellemesi çok önemli.

Türkiye, 2019 Hukukun Üstünlüğü Endeksi’nde (Rule of Law Index) 126 ülke arasında 109. sırada yer aldı. Geçtiğimiz yıl ise 101. sıradaydı. Peki sizce iyi bir hukuk sisteminin olmazsa olmazları nelerdir?

Bağımsız bir yargı sisteminin varlığı iyi bir hukuk sisteminin olmazsa olmazı. Bunun yanında nitelikli hukukçuların da yetişmesi gerekiyor. Sürekli artan hukuk fakülteleri ve çok sayıda hukuk mezunu birçok sorunu beraberinde getiriyor. Bu kadar fazla sayıda hukuk fakültesinde ders verecek kadar akademisyen yok ve mezunlar nitelikli değil.

Dijitalleşme ve teknolojik gelişmeler sektörleri etkisi altına alıyor. Peki avukatlık mesleği bu dönüşümden nasıl etkilendi ve mesleğin geleceğini ne tür değişimler bekliyor?

UYAP bu anlamda çok bariz bir örnek. UYAP sayesinde online olarak dosyalarımıza bakabiliyor, dilekçe sunabiliyor ve dava açabiliyoruz. Aslında dijitalleşme ve teknolojik gelişmeler avukatların işini de kolaylaştırdı. Her küçük işlem için adliyeye gitmeye gerek kalmadığı gibi adliye açık değilken dahi online ortamda işlemlerimizi yapabiliyoruz.

Mesleğin geleceği ise apayrı bir konu. Avukatlar arasında rekabetin artacağını ve çalışan avukatlara karşı uygulanan sömürücü politikanın devam edeceğini düşünüyorum.

Mesleğin dijitalleşme karşısında geleceği ise yapay zekanın gelişimiyle çok ilgili. Bir teoriye göre avukatların sunduğu dilekçeleri analiz edecek dijital yazılım, hakimlerin mesleğini dahi elinden alabilir. Elbette bunları bekleyip göreceğiz.

Dijital dönüşüm aynı zamanda girişimcilik alanında da çok büyük bir etki bıraktı. Girişimciliğin böylesine önem kazandığı bir dönemde hukuki süreçler şirketler arasındaki anlaşmazlıklara ne gibi çözümler sunuyor?

Dijital dönüşüm ile insanlar her konuda bilgi almaya ve nasıl iş yapabileceklerini dijital ortam üzerinden öğrenmeye başladılar. Böylece girişimci sayısı çoğaldı.

Girişimcilerin hukuki destek alması çok önemli. Çünkü geliştirdikleri uygulamaların, ticari formül ve planların gizlilik sözleşmesi ile korunması gerekiyor. Ayrıca projeyi sundukları kişilerin sunulan projeyi kullanması gibi durumlar da söz konusu olabiliyor. Böyle durumlar da haksız rekabete sebep oluyor. Diğer taraftan ise yatırım desteğinin alınması veya hisse devri süreçlerinde hukuki destek almak işin mahiyetine göre etkin çözümler getiriyor.

Büronuzun Assembly’e geçiş süreci nasıl gerçekleşti?

Assembly’ye taşınma sürecim daha önce üye olan iki arkadaşımın tavsiyesi ile gerçekleşti. Gelmeden önce de Assembly’de olacağım kesindi diyebilirim. Zaten ilk ziyaret günümde üyeliğimizi gerçekleştirdik.

Yeni nesil bir ofis alanında çalışmak bir hukukçu olarak size ve şirketinize neler kattı?

Burası dinamik bir alan ve birçok iş insanı ile etkileşim yaşanabiliyor. Birbirimizden destek alabiliyoruz ve çok şey öğrenebiliyoruz. Aynı zamanda güzel dostlar da edinebiliyorsunuz.